Kimler Burda ? :)

30 Nisan 2013 Salı

Gebelik Kolestazı! Aman Dikkat!

Dün Akşam İstanbul'dan arkadaşım Sibel ile muhabbet ederken blogumdan bahsettim. Neler paylaşabilirim , neler yazabilirim derken kendisinin hamileliğinde yaşamış olduğu üzücü bir rahatsızlıktan bahsetti.Canım benim sağolsun işinin gücünün arasında bana konuyla ve yaşadıklarıyla ilgili bir mail attı. Maili olduğu gibi sizinle paylaşıyorum..


        "Hamileliğimin ilk aylarında fiziksel açıdan hiçbir sıkıntım olmamıştı.Bulantım bile.Bir tek başım ağrırdı.O da geçiciydi.Ufak da bir ameliyat geçirmiştim ama hamileliğe bağlı bir şey yoktu.Hamileliğimin yedinci ayında ayak parmaklarımın arasında ufak ufak kaşıntılar hissettim.Sonra  o avuç içlerime sıçradı.Bir gece hiç unutmuyorum tüm vücudumdaki kaşıntı yüzünden sabah 4e kadar uyuyamamıştım.Kaşıntılar damarlarımdan geçiyordu sanki.Eşim yanıma gelmişti ışığı görüp.Ertesi günü dayanılmaz kaşıntılardan dolayı doktora gittik.İç hastalıklarına yönlendirdiler.ast ve alt değerlerim inanılmaz yuksek çıktı.100 olması gereken bir tanesi 240tı.Doktor bunun gebelik kolestazı olduğunu ve rejim yapacağımı soyledi.Ağır karaciğer hastalarının yaptığı diyetten yaptım 20 gün boyunca ama kaşıntılarım daha da artıyordu.Kadıköy Şifa Hastanesi'ndeki deri hastalıkları uzmanı Havva Güngör'den Allah bin kere razı olsun.Tahlillerime baktı.Meğer o da karaciğer  rahatsızlığından dolayı 3 ay hastanede yatmış.Sonradan öğrendim.Beni o zamanlar Academic Hospital'da çalışan Hülya Hamzaoğlu'na yonlendirdi.Çok dolu bir doktordu zar zor randevu alabildik.Bizi aradan aldı.Tahliller bir yapıldı ki benim o 200 olan değerler 1 haftada 2 katına çıkmış.Meğer bu durumda diyet yapılmasının hiçbir anlamı yokmuş.Bazı ilaçların alınması gerekiyormuş.Karaciğer rahatsızlığı olanlara verilen türden.Bana o ilaçları verdi ve Havva Hanım da 10 günlük kortizonlu bir krem verdi.O krem biraz rahatlatıyordu ama hamilelikte kortizon sakıncalıydı tabi ki.Bir de sürekli bir losyon sürüyorduk.1,5 ay boyunca özellikle geceleri kaşındım durdum.gece 2 saat falan sızıp uyuyabiliyordum.Ayaklarım sürekli kükürtlü sabunlu suyun içindeydi.Artık çözümü ayaklarımın altını iyice kaşıyıp hissizleştirmekte bulmuştum.sabah kalktığımda ayaklarım davul gibi şişmiş oluyordu ve üstüne basamıyordum.Bu arada bir yandan da gecede yaklaşık 5 kere bacağıma kramp giriyordu.Hamilelik çok eziyetli olmaya başlamıştı.Bir yandan da benim de bebeğin de bu hastalıktan dolayı ölebileceğimi söylüyorlardı.Bebekte en ufak bir hareketsizlik olduğunda gece bile olsa gel dediler.Her sabah aç karnına tahliller yapıldı.Kanım pıhtılaşmadığı için(ameliyat masasında kalmıyım diye) k vitamini iğneleri oldum.Doktor beni aslında hastaneye yatırmak istedi ama benim moralimi bozmamak için hergun tahlillerle kontrol altında tuttu.Bir gün tüm bu tempoya,kaşıntılara tempoya dayanamamıştım.Eşime sarıldım,hüngür hüngür ağladım nolur kurtar beni diye.Ölümden değil,bebeğimin ölmesinden ölüp eşimi,sevdiklerimi görememekten korkuyodum.O da dayanamadı.Ertesi günü gittik.Doktorla konuştuk.Doğuma daha neredeyse 1 ay vardı.Eşim beni bu eziyetten kurtarmak için doktora siz yapmazsanız ben gidip başka yerde doğurtturucam deyince doktor mecbur kaldı.Başka doktor arkadaşlarına da danıştı.Bekletmek tehlikeli olabilirmiş dedi ve ertesi gunu sezaryana girdim.Gözümü ilk açtığımda sorduğum kızım kaç kilo kaç cm.di.kızım 3kilo 45 gr ve 50 cm doğmuştu.Doktorun şüphelendiği gibi akciğerlerinde de bir sorun yoktu.Küvöze konmadan atlattık.Kızımla ilk karşılaştığımda kucağıma aldım ve inanılmaz bir duyguydu.Sanki kızım bana gülümsüyordu.Yalnız bacaklarıma öyle bir kramp girdi ki bebeği alın kucağımdan dedim.geldiler sonda taktılar.Tahlil yaptılar ürem falan yuksek çıktı.Neredeyse zehirleniyordum.Neyse onu da atlattık.Kızım çok şükür sağlıklı sütüm de iyiydi ama atlattığımız badireleri hala eşimle unutamıyoruz.Bir çocuk daha korkutuyor bizi.
Siz de hamilelikte kaşınıyorsanız bunu atlamayın.Allerji olmayabilir.Ve sakın bebeğin zamanında doğmasını beklemeyin.Bu hastalıkta sezaryan mecburi.Büyük ihtimalle genetik geçişi de var çünkü benim annem abimde 6 ay bende 3 ay kaşıntı çekmiş,hastanelerde hayati tehlike ile yatmış.Aman dikkat!"


Alya Duru şimdi kocaman bir kız :) Güzel Kızım çok mutlu ömrün olsun.
Sibel'im ben inanırım ki yaşanılan her kötü olayın sonu gökkuşağıdır.Rengarenk bir gökkuşağın var şimdi.Tanrı'nın emaneti onlar bize.
Huzurlu zamanlarımız olsun :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder